İlham Verenler sohbetlerine devam ediyoruz. Bu haftaki konuğumuz Yıldız Holding Kamu İlişkileri Genel Müdürü ve Kadın Platformu Elçisi Begüm Mutuş.
İsterseniz önce bir teşekkür ile başlayalım. Hayatınızda birine teşekkür edecek olsanız bu kim olurdu ve neden?
Hayatıma dokunan, beni ben olarak yetiştiren ve aldığım her eğitim, edindiğim her deneyim ile beni yücelten başta annem ve babama teşekkür ederdim. Ama en çok da eşime teşekkür ederim. Beni tüm kararlarımda destekleyip her düştüğümde kalkmam için elimden tutması, cesaretlendirmesi, iş ve özel hayatımızda her zaman tam destek sunması benim için paha biçilmez.
Sizi tanıyabilir miyiz, yaşamınızdaki kilometre taşlarından bahseder misiniz?
Adana’da doğup büyüdüm ve üniversite yıllarında İstanbul ile tanıştım. Bir mühendis olarak iş hayatına atılıp uzun süre çalıştıktan sonra kariyerimi yetkinliklerim doğrultusunda yönlendirme özgürlüğüne sahip olabildim. Son 15 yıllık kariyer yolculuğum, halen çalışmakta olduğum Yıldız Holding’de pek çok iş fırsatı ile zenginleşti. İnsana ve toplumlara dokunan, sosyal ve finansal etki yaratabilecek pek çok çalışmaya liderlik yapabildim. Sanırım hayatımda en çok iz bırakabilecek fırsata da burada eriştim. Şu anda Kamu İlişkileri Genel Müdürlüğü görevimin yanı sıra son iki yılı aşkın süredir Yıldız Holding Kadın Platformu’na Elçilik yapıyor ve neredeyse 30 bin kadın çalışanımızın iş dünyasında fırsat eşitliği sağlayacak çalışmalarına liderlik yapıyorum. Kadının güçlenmesi ve ülke ekonomilerinin gelişimi, toplumsal refah seviyesinin artabilmesi için en büyük gereksinimlerden bir tanesi de kadının iş dünyasına kazandırılması ve sürdürülebilir bir kariyer şansına erişebilmesi. Bu alanda onlarca projeye liderlik etmek kariyer yolculuğumdaki en önemli kilometre taşlarından biri diyebilirim.
Sizce sizi diğer herkesten farklılaştıran özellikleriniz neler?
Aldığım eğitimler sayesinde tüm iş süreçlerine analitik olarak yaklaşabilmek ve iş sonuçlarını tüm şeffaflığı ile ölçülebilir ve izlenebilir bir iletişime taşıyabilmek. Böylece bugüne kadar aldığım her sorumluluk beni başarıya taşıdı, işe inancımı ve bağlılığımı artırdı. Ne yaparsam yapayım, tek bir hedefim var; o da yaptığım işe değer katabilmek! Değer katarken iz bırakabilmek, en önemlisi de başkalarına vizyon geliştirirken ilham olabilmek.
Günlük yaşamınızda rutinleriniz var mıdır, varsa paylaşır mısınız?
Üç harika çocuk annesiyim, onlarla uyku öncesi birlikte vakit geçirmek ve her birinin sevdiği bir kitaptan pasajlar okumak, benim günlük rutinlerimden biri. Uyumadan önce tek tek onların günlük hikâyelerini dinlemeyi çok seviyorum.
Bilinmeyen bir yönünüz var mı?
Yoga ile 5 yıl önce bir Sri Lanka seyahatinde tanıştım. Daha önce sadece gözlerinizi kapatıp hoş ve dingin bir müzik eşliğinde kendinizi boşluğa teslim edeceğiniz bir meditasyon olarak bildiğim bu kültürün, sizi en ince kasınıza kadar zorlayan, iliklerinize kadar terleten bir spor hatta yaşam biçimi olduğunu keşfettim. Bu keşif sonrası Yoga vazgeçilmezim oldu. Şimdi pek çok zorlu hareketi yapabiliyorum, Bakasana, Headstand hatta Acro Yoga’da iddialıyım.
Ekibinize alacağınız kişilerde nelere dikkat edersiniz?
Tecrübe şartı hiçbir zaman önceliğim olmadı. Sunduğumuz pozisyona ait işi önceden araştırmış olması, heyecan duyması, mutlaka işe bir şey katacağı inancı taşıyor olması, beni ikna etmek için yeterli.
Ekibinizi motive etmek için hangi araçlardan yararlanırsınız?
Ekip arkadaşlarımın sorumluluk almaları ve kendi işlerini sunmaları, işe liderlik etmeleri çok önemli. Açık iletişime, dürüst ve adil iş dağılımı ile çalışanlarımıza fırsat sunabilme fikrine değer veririm.
Sizce satış dahil hayatın her alanında kadın-erkek dengesinin sağlanması neleri değiştirebilir?
Bu konuda denge yaklaşımını doğru bulmuyorum. Asıl değişimi getirecek olan çeşitlilik ve kapsayıcılık olacaktır. Hayatın her alanında farklı bir bakış açısına değer katabilecek yeni bir fikre ihtiyacımız var. Olaylara yaklaşım, değerlendirme ve sonuca götürmede yaratacağımız farklı yetkinliklerin yaratacağı sinerji, bizleri tüm alanlarda başarıya taşıyacaktır.
Öğrencilere kariyer yolculuklarında neler tavsiye edersiniz?
Denemekten, istemekten ve net olarak “Hayır” ya da “Evet” demekten korkmasınlar. Ne istediklerinin adını koyduklarında, başarı da kaçınılmaz olacak, ancak kendilerine tek bir soru sorarak başarıyı zorlasınlar: “Bugün işime hayatıma ve çevreme değer katabildim mi?”
Pandemi öncesi ve sonrasını ele alırsak bu sürecin sonunda hayatınızda, bakış açınızda neler değişti?
Pandemi ile birlikte pek çok ezberimiz ve bildiğimiz doğrular alt üst oldu. Şimdi yepyeni bir iş düzenimiz var, hibrit ve uzaktan çalışma kavramları ile tanıştık. İş yapış şekillerimiz eskiye göre bambaşka bir düzene girdi. Uzaktan eğitimin önü açıldı. Pandemi sürecinin bana en büyük hediyesi ise yıllardır aklımda kalan yüksek lisans eğitimine cesaretlenmem oldu. Hedefim yaptığım işe değer katabilmek ve işimin ilmini de öğrenebilmekti. En büyük kazançlarımdan bir tanesi medya ve iletişim alanında yüksek lisans diplomasına sahip olmam oldu. Tecrübelerimi gençlere aktarabilmek ve onları iş dünyasına ilham vererek hazırlayabilmek için bir fırsat kapısı araladım… Hayatın, hayalleri ertelemeyecek kadar kısa olduğunu hepimiz fark ettik sanıyorum. Şimdi daha önce vakit ayıramadığım için ertelediğim hayallerim için çalışıyorum.
Sevdiğiniz bir kitaptan beğendiğiniz bir paragrafı bizimle paylaşabilir misiniz?
Yakın zamanda İskender Pala’nın bir inanç ve aşk romanı: ‘Akşam Yıldızı’ Bir Göbeklitepe Romanı adlı eserini okudum. Kitap beni derinden etkiledi. Roman aslında bir aşk romanı ya da iki özlem mitolojisi. Arkeolojik bir kazıdaki sevdiğine özlem duyan bir arkeoloğun sevgilisi ‘Akşam Yıldızı’nı bekleyişi... Tarih öncesi dönemlere, kadim zamanlara, karanlık ve soğuk dönemlere, arkaik duygulara ve varoluşa adım adım yaklaşan kelimelerle büyük bir nehrin ilk damlaları beni en çok etkileyen şu paragraf ile kendini gösterdi:
“Üstte mavi gök, altta yağız yer yaratıldı. Her yere yayılan Yer Ana’yla, her şeyi kaplayan gök hâkimiyeti arasında güçlü güçlü insanlar kılındı ve insandan daha güçlü hayvanlar var edildi. Kudret ve hâkimiyet sahibi Ulu Ruh gökleri direksiz yükseltti. Geceyi karanlık, gündüzü parlak etti. Yeri döşedi, ırmakları, ovaları yaydı. Hepsinin üstüne dağları, dağın üstüne de şu Ulu Kayın’ı oturttu.”
Sık kullandığınız bir atasözü var mı? Yoksa size göre herhangi bir durumu en iyi anlatan atasözü hangisi?
Bu aralar sanırım en çok kullandığım atasözü, “Aklın yolu birdir…” Anlamı doğru ve mantıklı olan, sonucu tahmin edilebilen, gidişatı ortada olan herhangi bir olayda, tüm ortak yollar doğru yoldur. Tüm ortak yollar bana göre aslında çeşitliğin önemini ifade eder, ortak hedef de doğru yoldan sapmamak… Bu da benim iş anlayışımı özetliyor.
SALES NETWORK Topluluğu’nu başkalarına nasıl anlatırsınız?
Rekabetten arındırılmış, ortak gündemi daha iyiye ulaşmak için tecrübe paylaşımı platformu olarak tanımlarım. Yeni üyelerden biriyim ancak şimdiden bu platformun çalışmalarından ilham aldım ve bu ilhamı işime yansıtmaya başladığımı söyleyebilirim.