Menüye Dön
İlham Verenler sohbetlerine devam ediyoruz. Bu haftaki konuğumuz Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri, Chief Sales Officer & Executive Board Member & Satış GMY & İcra Kurulu Üyesi Koray Bozkurt.
İsterseniz önce bir teşekkür ile başlayalım. Hayatınızda birine teşekkür edecek olsanız bu kim olurdu ve neden?
Hayatta teşekkür etmem gereken çok fazla kişi olduğunu düşünüyorum. En büyük teşekkürlerimi, tüm zorluklar içerisinde ben ve 2 kardeşimin gelişimini destekleyen aileme iletiyorum. Buna ek olarak, iş hayatımda satış ile tanışmamı sağlayan o zamanki yöneticim rahmetli Sami Esatgil’e bana bu kadar güvendiği ve desteklediği için çok teşekkür ederim. Kendisini rahmetle anıyorum.
Sizi tanıyabilir miyiz, yaşamınızdaki kilometre taşlarından bahseder misiniz?
46 yaşındayım. Uludağ Üniversitesi İktisat Bölümü’nden mezun olduktan sonra Kadir Has işletme MBA eğitimimi tamamladım. Hayat boyu eğitime inanırım. Eğitim serüvenim hala devam ediyor. En son geçen yıl Insead’te “Business Strategy & Financial Perfomance” konusunda tezimi tamamladım ve belgemi aldım. Evliyim. 6 ve 10 yaşlarında 2 tane kızım var. Anne tarafım Hataylı, baba tarafım ise İstanbullu… Memur bir ailenin üç çocuğundan biriyim, ortanca kardeşim. Çocukluğumda, enerjisi yüksek, haşarı bir çocuk olduğumu söylerler. Hep hızlı ve etkin çözümler üreten proaktif bir insan olduğum için, eğitim hayatım kolay ve eğlenceli geçti. Kayak, rüzgâr sörfü, uçurtma sörfü, voleybol, masa tenisi gibi sporların yanı sıra özellikle ekstrem sporların tutkunuyum.
23 yıllık satış deneyimine sahibim. İşimi bugüne kadar hep çok severek yaptım, bunun çok değerli olduğunu düşünüyorum. Bugüne kadar çok fazla staj ve iş deneyimim oldu. Gençliğimde, evimden oldukça uzak mesafede ve dolayısıyla benim için biraz zorlayıcı olan Beylikdüzü Beko fabrikasında tam 6 yıl geçirdim. Kurumsal hayat ile tanıştığım ve yaptığım işi sevdiğimi anladığım yıllar bu fabrikada geçti. İlk yurtdışı deneyimimi de burada çalışırken yaşadım. Hayatımdaki başka bir kilometre taşını da Turkcell’e geçişim olarak tanımlayabilirim. Arçelik gibi önemli bir kurumsal iş okulunu bitirip Turkcell’e geçtiğimde iş donanımımın ve tecrübemin çok iyi bir seviyeye gelmiş olduğunu fark ettim. Bu öğretiler sonucunda, Turkcell’deki iş hayatım çok daha verimli ve hızlı gelişti. Bu süreçte dahil olduğum ilk assesment sonucunda aldığım geribildirimleri, hayatıma yön verecek şekilde dikkate aldığımı düşünüyorum. Hata yapmayı, düştükten sonra hızlıca toparlanmayı ve en önemlisi kaybetmeyi öğrendiğimi hissettiğim günlerdi. Böylece, oluşacak yeni fırsatlar için kendimi hazırlamam açısından, hayatımda önemli bir nokta olarak yer aldı diyebilirim. Tüm bu öğretiler ile sonraki dönemde 3 yıl arayla gerçekleşen farklı terfiler almayı başardım. Dünyanın en büyük oyuncularından biri olan Microsoft’ta çalışmam ise, benim için diğer bir kilometre taşıydı. Global ölçekte faaliyet gösteren bir şirketin bir parçası olmak benim için çok önemli bir deneyimdi. Bu kadar büyük bir yapının içinde başarılı olmak, artılarını eksilerini analiz etmek, bu yapıya uygun yurtiçi ve yurtdışı çapraz fonksiyonları yönetmek, merkezileştirme ve bunun gibi daha birçok konuda koluma altın bilezikleri taktığımı düşünüyorum.
Diğer bir kilometre taşım olan Sodexo deneyimim benim için çok değerli. Kendimi C-Level için yeterli gördüğüm, kendimi gerçekleştirme ve fayda yaratmak istediğim bir dönemde Sodexo ile tanışma imkânım oldu. Sodexo’da iki farklı misyon üstlendim. Biri; reaktif üyelendirme ekibinin bir satış ekibine dönüştürülmesi, diğeri ise satış ekiplerinin dönüşümü hikayesi. CSO olarak halen bu rolde görev yapıyorum.
Sizce sizi diğer herkesten farklılaştıran özellikleriniz neler?
Kişilik olarak hızlı aksiyon almak isteyen ve bunun için herhangi bir efordan kaçınmayan, iyi bir uygulayıcı olduğumu düşünüyorum. Sayılarla da aram çok iyidir. Sorunların üstüne giderek her zaman çözüm ararım. Zihin yapısı olarak, bir sorun geldiğinde ilk olarak ne yapacağımı düşünürüm, sorunun kendisiyle vakit kaybetmem. Bu özelliğimden dolayı bazen özel hayatımda, çözüm önerisinden ziyade sadece sorununu paylaşmak isteyen arkadaşlarıma da çözüm önerisiyle gittiğim için komik anlar yaşayabiliyorum.
Diğer özelliklerimi sayacak olursam; olaylar karşısında hızlı aksiyon almam, kişisel gelişimime verdiğim önem, yenilenme ihtiyacı, çalıştığım iş yerlerinde edindiğim farkı deneyimler (yurt içi ve yurt dışı pazarları, global firmalar, stratejik müşteriler, farklı segmentler gibi) gelişimime katkı sağladı diyebilirim.
Günlük yaşamınızda rutinleriniz var mıdır, varsa paylaşır mısınız?
İşim ve ilgim gereği ekonomi ve finans okuryazarlık konusuna odaklanmış bir insanım ve her gün bu alanda kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Her sabah, iş yerinde ekonomi gazetesi okuyorum ve günlük olarak dijital yayınları okumayı tercih ediyorum. Şartlar ne olursa olsun her zaman ofise gelmeye özen gösteriyorum.
İş hayatımın yanı sıra özel hayatımda da aksatmadığım rutinlerim var. Örneğin; üç günde bir antrenör eşliğinde spor yapıyorum. Akşamları kızlarımın uyku saatleri geldiğinde asla onları öpmeden uyutmuyorum. Sözlü iletişime verdiğim önem sebebiyle gün içinde beni arayan veya konuşmak isteyen herkese muhakkak telefon ile dönüş yapıyorum.
Bilinmeyen bir yönünüz var mı?
Çalıştığım iki iş yerinde de (Beko’da ve Turkcell’de), 11 milyon basılı kaynakta ve kataloglarda reklam yüzü oldum. O dönemde Türkiye’de, beni tanımasa da tanıdığını iddia eden insanlar olmuştu. Sabırsız bir profil olmama rağmen önemli bir hobim balık tutmak. Birçok insan hobinin sakinliği sebebiyle benimle örtüştüremese de çok sevdiğim ve sakinleştiğim özel bir alanımdır.
Ekibinize alacağınız kişilerde nelere dikkat edersiniz?
Ekibime alacağım kişinin analitik, dayanıklı, kuvvetli, güler yüzlü olması, bununla birlikte enerjik, iletişimi kuvvetli ve farkındalık seviyesinin yüksek olması benim için olmazsa olmaz özelliklerden. 23 yılın deneyimi olarak da birlikte yol yürüyebileceğim kişileri seçme eğilimim yüksek.
Ekibinizi motive etmek için hangi araçlardan yararlanırsınız?
Herkes ile tek tek konuşur, birebir iletişim içerisinde olurum. Bu iletişimi, ekip dışına da yayarım. Açık iletişimi sever ve bana da yapılmasına teşvik ederim. Yerinde ve anında (maddi, manevi) takdir etmeyi severim. Sosyal ortamlarda, farklı lokasyonlarda ekiple bir araya gelmeyi çok severim. Tüm bunları da sadece motive etmek için değil, ben de bu iletişimi sevdiğim için yapmaya özen gösteriyorum.
Sizce satış dahil hayatın her alanında kadın-erkek dengesinin sağlanması neleri değiştirebilir?
Kadının olduğu yerde kalite ve çeşitliliğin buna bağlı olarak iş kalitesinin arttığına inanırım. Cinsiyet dengesinin yılmaz bir savunucusuyum ve bunu ekibimde de uyguluyorum. Ne mutlu ki, Sodexo olarak da ülkemizde kadın istihdamına en fazla katkıda bulunan şirketlerden biriyiz.
Öğrencilere kariyer yolculuklarında neler tavsiye edersiniz?
Meslek seçiminde neler istediklerini bulmak için farklı endüstrileri denemelerini, iş hayatının içinden bir mentor edinmelerini, kariyer kulüplerine girmelerini ve orda sunum yapma becerilerini geliştirmelerini tavsiye ederim. Kişisel gelişim odaklı olmaları, araştırmayı, okumayı sevmeleri de kariyer yolculukları için çok önemli. Düşmenin ne demek olduğunu bilmeleri ve oradan nasıl kalkmaları gerektiğini öğrenmeleri de başarılı bir kariyer yolculuğunun olmazsa olmazlarından. Çünkü hayat engebeli bir yolculuk. Bu yolda düştüklerinde ayağa kalkmaları gereken noktaları bulmaları, onları her zaman bir adım ileriye taşıyacak.
Pandemi öncesi ve sonrasını ele alırsak bu sürecin sonunda hayatınızda, bakış açınızda neler değişti?
Hibrit sistemi kabullendim. Ne iş yapıyorsak yapalım, yüzde yüz bir şekilde dijital donanıma sahip ve hazır olmamız gerektiğini düşünüyorum. Kişilerin bireysel gelişim hikayesi çok kıymetli. Zira pandemi döneminde birbirinden öğrenme yerini bireysel öğrenmeye bırakmıştı. Bu dönemi iyi değerlendirenler fark yaratacaktır.
Sevdiğiniz bir kitaptan beğendiğiniz bir paragrafı bizimle paylaşabilir misiniz?
“Factfullness… tekil bir bakış açısının hayal gücünüzü sınırlandırabileceğinizi fark etmek ve daha doğru bir anlayış edinip pratif çözümler bulmak için sorunlara pek çok açıdan bakmanın daha iyi olduğunu hatırlamaktır. Tekil bakış açısı içgüdüsünü kontrol etmek için, bir çekiç değil bir alet kutusu edinin.”
Sık kullandığınız bir atasözü var mı? Yoksa size göre herhangi bir durumu en iyi anlatan atasözü hangisi?
Hızlı aksiyon alan ve bekleyen biri olarak “Bugünün işini yarına bırakma” sözünü hem uygular hem de beklerim.
SALES NETWORK Topluluğu’nu başkalarına nasıl anlatırsınız?
Satışın yanı sıra, Türkiye’de bütün iş kollarıyla ilgili birçok sosyal oluşum olduğunu biliyorum.
Kendi satış networkümüzü oluşturmayı planladığımız dönemde, Sales Network ile tanıştık. Bu konuda öncü olduğunu kesinlikle söyleyebilirim. Bu öncü duruşla bizim de iş süreçlerimizi rahatlatmış oldu. SALES NETWORK Topluluğu, sektörlerindeki lider satış yöneticileriyle iyi bir paylaşım ortamının yakalandığı, sosyal aktiviteler ile paylaşımın bir arada sentezlendiği, yakın samimi içten bir topluluk.
Topluluğun etkinlikleri de kişisel gelişimi destekleyici ve öğretici seviyede. Tüm bu noktaları düşündüğümde Sales Network Topluluğu’nun daha fazla katma değer yaratacağı kanaatindeyim.
