02.06.2021

Sadem Pehlivan: Konfor insanı çürütür

İlham Verenler sohbetlerine devam ediyoruz. Bu haftaki konuğumuz E-Star Global Genel Müdürü Sadem Pehlivan.

İsterseniz önce bir teşekkür ile başlayalım. Hayatınızda birine teşekkür edecek olsanız bu kim olurdu ve neden?

İyi bir insan olmanın her şeyden değerli olduğunu öğreten rahmetli babama ve bu yaşta bile hala çocuk olduğumu hissettiren anneme teşekkür ederim öncelikle. Sonrasında kariyerim boyunca desteğini esirgemeyen, zor dönemlerde bana olan inancını kaybetmeyen sevgili eşime teşekkürü borç bilirim. İyi bir aileye sahip olmanın, kariyerinizdeki başarıyı etkileyen en önemli faktör olduğunu zamanla ve hayatın birçok evresinde öğreniyorsunuz. 

Sizi tanıyabilir miyiz, yaşamınızdaki kilometre taşlarından bahseder misiniz?

Makedonya’dan göçen bir ailenin çocuğu olarak 5 Nisan 1975 tarihinde İstanbul’da doğdum. Evli ve 2 çocuk babasıyım. Lise eğitimimi Anakent Koleji’nde aldıktan sonra lisans eğitimimi İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde tamamladım. Profesyonel iş hayatına başlayana kadar çeşitli kulüplerde profesyonel olarak basketbol oynadım. 

2003 yılında satış temsilcisi olarak başladığım Ülker’deki kariyerime satışın hemen hemen tüm kademelerinde görevler üstlenerek devam ettim. Şu anda Yıldız Holding’in e-ticaret kanalına özel olarak kurmuş olduğu E-Star Global’in Genel Müdür’ü olarak görevimi sürdürüyorum.

Sizce sizi diğer herkesten farklılaştıran özellikleriniz neler?

Farklılaştıran değildir muhtemelen ancak bazı belirgin özelliklerim olduğunu düşünüyorum. Enerjisi yüksek biri olarak, iletişimi ve doğal olarak insan faktörünü odağıma koyarım her zaman. Takım disiplinine, takım içindeki adil rekabete çok önem verir ve pozisyonum ne olursa olsun takımın iyi bir parçası olmaya gayret ederim mutlaka. Genç yaşlarda kendim ile ilgili keşfettiğim ilk şey, yenilikleri çok sevmemdi. Bu sayede bulunduğum tüm organizasyonlarda değişim yönetiminin bir parçası oldum. Çünkü konforun insanı çürüttüğüne inanırım. Özetle asla pes etmeyen, yeniliklerde öncü olan iyi bir takım oyuncusu olduğumu söyleyebilirim.

Günlük yaşamınızda rutinleriniz var mıdır, varsa paylaşır mısınız?

Rutin olan hiçbir şeyin sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum. O yüzden yoğun tempolu bir çalışma günü sonrasında günün yorgunluğunu her seferinde farklı aktiviteler yaparak atmaya çalışıyorum. Bu da kimi zaman tempolu spor yapmak, kimi zaman ise çocuklarımın istediği aktivitelerden birini gerçekleştirmek şeklinde oluyor ama bu aktiviteler de mutlaka periyodik olarak değişikliğe uğrar.

Bilinmeyen bir yönünüz var mı?

Uzun yıllar Paşabahçe, Darüşşafaka, İstanbulspor gibi takımlarda profesyonel olarak basketbol oynadım. Hayatımın hiçbir döneminde spor yapmaktan vazgeçmedim ve hala aktif olarak CBL’de basketbol oynuyorum. Yıl içinde snowboard, kite surf yapmaya özen gösteriyorum. Spor yapmanın bedensel faydalarının yanında çok önemli zihinsel faydaları olduğuna ve bir çeşit meditasyon olduğuna inanıyorum ve çocuklarıma da bu konuda örnek olmaya çalışıyorum.

Satış dünyasında olmak sizin için bilinçli bir tercih miydi? 

Evet, kesinlikle… Mezun olduktan sonra kendime uygun bir meslek seçimiyle başlangıç yapmanın kariyer hedeflerim açsısından ne kadar kritik olduğunun farkındaydım. Bu nedenle dinamik, keyif alacağım ve gelişim gösterebileceğim meslek dalları arasında satış profesyoneli olmanın bana uygun olabileceğine karar verdim ve kariyerime planlı bir şekilde devam ettim.

Ekibinize alacağınız kişilerde nelere dikkat edersiniz? 

Tutkulu, enerjisi yüksek ve dürüst insanlardan oluşan ekiplerin başarılı olmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Bu özelikler bence en doğru takım kimyasını oluşturuyor. Bu nedenle seçim yaparken de bu özelliklere önem veririm. Zamanla edindiğimiz tecrübeler sayesinde seçimlerimizde başarı oranı artıyor olsa da yüzde 100 başarı her defasında mümkün olamıyor maalesef.

Ekibinizi motive etmek için hangi araçlardan yararlanırsınız? Kuşak farklılıklarını nasıl yönetiyorsunuz? 

Y ve Z kuşağının ağırlıklı olduğu genç bir ekip yönetiyorum şu an. Öncelikle yaptıkları işte başarılı olacakları bir iklimi oluşturmaya özen gösteriyorum. Çünkü başarılı olmanın verdiği haz çok önemli bir motivasyon kaynağı. Doğru çalışma iklimi için onların önceliklerini, birbirleriyle iletişim şekillerini referans alıyorum. Kuşak farklıklarını dikkate almadan, doğru ve verimli bir çalışma ortamına sahip olunamayacağını düşünüyorum.

Sizce satışta kadın-erkek dengesinin sağlanması neleri değiştirebilir? Bu konuda paylaşabileceğiniz araştırmalar var mı? Varsa biraz bahseder misiniz?

Cinsiyet eşitliği konusunda kat edilmesi gereken çok yol olduğu aşikâr. Mesleklerde cinsiyet farklılıklarının konu edilmesini anlamlı bulmuyorum. Birçok meslekte olduğu gibi satış alanında da kadınların olması çok önemli. Farklı perspektifleriyle, bütünsel yaklaşım ve ürünlere karşı önsezileriyle önemli değerler yarattıklarını, aynı zamanda çok etkili olduklarını düşünüyorum. Yıldız Holding’in diğer tüm şirketlerinde olduğu gibi biz de E-Star Global bünyesinde kadın çalışan sayısını artırmayı çok önemsiyoruz. 

Gençlere satış mesleğini tavsiye eder misiniz, neden? 

Elbette tavsiye ederim. Dinamizmi, heyecanı, zorlukların üstesinden gelmeyi ve bu sayede de gelişimi her zaman mümkün kıldığı için, uzun soluklu ve her zaman keyifle yapılacak bir meslekte çalışmak isteyen herkese öneririm.

Öğrencilere kariyer yolculuklarında neler tavsiye edersiniz? 

Hayal ettiklerini hedefe dönüştürmenin hiç kolay olmadığı, çok çaba gerektiren ve ancak pes etmeden mücadele edenlerin başarılı olduğu bir yoldur kariyer yolculuğu… Bunu her zaman hatırlamalarını tavsiye ediyorum.

Pandemi öncesi ve sonrasını ele alırsak bu sürecin sonunda hayatınızda, bakış açınızda neler değişti? 

Hiçbirimiz bu kadar uzun süre devam edeceğini tahmin etmiyorduk. Daha önce hiç deneyimlemediğimiz, tüm insanlığı ilgilendiren ve etkileyen bir sorunla karşı karşıyaydık. Bu dönemde hepimiz iş ve özel hayat dengemizi yeniden kurma gereği duyduk. Önceleri herkesin hayali olan uzaktan çalışma kültürüne geçişi mecburiyetle hayata geçirmeyi ilk zamanlar yadırgasak da artısı ve eksisiyle kabullenmek durumunda kaldık. Tüm iş süreçlerimizi tekrar gözden geçirerek, verimliliği artırmak için sadeleşmeye yöneldik. Göz ardı ettiğimiz, unuttuğumuz birçok şeyin ne kadar değerli olduğunu bu dönemde bir kez daha anladık. Kısacası bu süreç sayesinde mevcut durumumuza ve geleceğe dair çok anlamlı ipuçları içeren tecrübeler edindik.

Sık kullandığınız bir atasözü var mı? Yoksa size göre herhangi bir durumu en iyi anlatan atasözü hangisi? 

Son dönemde bir sosyal medya paylaşımında rastladığım ve çok beğendiğim bir sözü paylaşmak isterim. ‘’Character is how you treat those who can do nothing for you… ‘’

SALES NETWORK Topluluğu için neler söyleyebilirsiniz? Bugünü nasıl görüyorsunuz, gelecek için neler öneriyorsunuz? 

Kuruluş aşamasında Ergün Bey ve birkaç arkadaşım ile aktif rol aldığımız bu platformun hızlı ve sağlıklı bir şekilde büyüdüğünü görmek gerçekten çok mutlu ediyor beni. Bugünlerini hayal ederek çıktığımız bu uzun yolculukta daha ulaşılacak birçok hedefin olması da ayrı bir motivasyon sebebi. SALES NETWORK’ün bugün geldiği noktanın gelecek hedefleri açısından bakılınca daha sadece bir başlangıç olduğunu söyleyebilirim. Çok iyi ve güzel bir başlangıç…

Diğer Röportajlar

Röportaj

06.11.2024

Serda Gökgör: Kolektif iyi olma halini önemserim; basit görünen bir konunun bile bütüne olan etkisi benim için önemlidir

Hayatta değişen zamana ve ihtiyaçlara göre kendimi yenilemeyi, geliştirmeyi ve ilerlemeyi severim. Bir süre hayatıma yeni bilgi, deneyim katmazsam rahatsız hissederim.

Röportaj

16.10.2024

Bora Yıldırım: Benim için Sales Network; ilk resmi mentörlük deneyimimi gerçekleştirdiğim, etkinliklerini merakla beklediğim dev bir ekosistem

Sales Network yıllardır süregelen bir ihtiyaç olan; satış departmanlarında çalışan insanların birbirleriyle ilişkilerinin güçlenmesini sağlayan, onlara farklı şirketlerde çalışan meslektaşları ile biraraya gelme fırsatı veren, düzenlediği etkinliklerle farklı şirketlerdeki iyi örnekleri çoklama imkanı sunan bir topluluk.

Röportaj

12.09.2024

Ali Sadak: Neden kaçıyorsun, sen satışçısın, bunun için doğmuşsun

Kariyerimin ilk yıllarında ciddi zorlandığım ve yöneticimle de anlaşamadığım bir dönemde, bir firma ile lojistik pozisyonu için görüşmüştüm. Sanırım kaçmak istiyordum. 2-3 mülakat geçtikten sonra firmanın İK Direktörü ile görüştüm. Tecrübesiyle durumu fark etti ve “Neden kaçıyorsun, sen satışçısın, bence bunun için doğmuşsun. Şimdi git ve işine 4 elle sarıl, bir yönetici için iş bırakılmaz” dedi.

Topluluğumuza Katılın!

Daha iyi bir dünyayı birlikte tasarlamak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

People Icon

Saygın ve Güçlü
Üyeler

Content Icon

İlham Veren
İçerikler

Communication Icon

Çok Yönlü
Etkileşim

Hemen Katıl