İlham Verenler sohbetlerine devam ediyoruz. Bu haftaki konuğumuz Alabanda Turizm Genel Müdür Yardımcısı Zeynep B. Ünlüdoğan Onur.
İsterseniz önce bir teşekkür ile başlayalım. Hayatınızda birine teşekkür edecek olsanız bu kim olurdu ve neden?
Beni tanıyanlar bilir ki ben teşekkür etmeyi çok severim. Bir kişiyle sınırlı tutmam mümkün değil bu nedenle. Ama hayatımdaki en önemli teşekkürler tabi ki anneme ve babama, abime, erkek kardeşime, eşime ve en önemlisi çocuklarıma. Annem ve babam bizi, belli sınırlar içinde özgürlükler tanıyarak yetiştirdi. En iyi eğitimi almamız için ellerinden geleni yaptı. Sevgi ve güven dolu bir ortamda büyüttüler. Abim ve kardeşim bu hayatta en güvendiklerimdir. Eşim, seçtiğim ailem, her konuda en büyük destekçim, yol arkadaşım ve seyahat etmekten en çok zevk aldığım kişidir. Çocuklarım ise benim bu hayatta daha iyi bir insan olma motivasyonlarım. Bana en önemli hayat derslerini veren de yine onlar.
Sizi tanıyabilir miyiz, yaşamınızdaki kilometre taşlarından bahseder misiniz?
Ben Tarsus doğumluyum, annem yüksek mimar babam da makine mühendisi bir sanayicidir. Babam ortaokul itibariyle bizi her yaz yanında çalıştırdı. Bu üniversite mezuniyetine kadar da devam etti. Hiçbir zaman patron çocuğu olmadık, koşullar neyse bizim için de aynı koşullar geçerliydi. Küçük yaşta büyük hayat dersi oldu bizlere.
Ben, babam ve kardeşlerim Tarsus Amerikan Koleji mezunuyuz. Babam için kendisi gibi TAC mezunu olabilmemiz çok önemliydi. İyi ki de bu kadar önem verdi çünkü hayatımdaki en önemli kilometre taşlarındandır. Bizim okulun verdiği eğitim, kültür ve aşılamaya çalıştığı vizyon, insanın karakterinin oluşmasında çok etkilidir. Ben de elimden geldiğince aktiftim hem voleybol takımındaydım hem kendi dönemimim yıllık komitesi başkanıydım. Okurken de mezuniyet sonrası da inanılmaz bir bağ vardır aramızda.
Üniversite mezuniyeti sonrası ilk gün, hala şu anki Genel Müdürüm olan yine TAC mezunu olan Refik Kutluer’e iş görüşmesine gidip 3 gün içinde işe başlamıştım. Alabanda da benim ailem; çalışma arkadaşlarım, müşterilerim, tedarikçilerim hepsi ile kocaman bir aile olduk.
18-30 yaşlarım arasında sosyal sorumluluk projeleri ile hepinizin bildiği bir STK olan Rotary’nin genç kolu Rotaract’ta aktif olarak çalışıp başkanlık da dahil değişik görevler aldım. Burada geçirdiğim zaman da küçük yaşta ciddi sorumluluklar alabildiğimiz için kişisel gelişimimde oldukça faydalı oldu.
Sizce sizi diğer herkesten farklılaştıran özellikleriniz neler?
Her yaştan, iş kolundan insanla mutlaka ortak bir konu bulur yarım saat içinde yıllardır tanışıyormuşçasına sohbet ederim. Tabi bunda babamın “Her konuda mutlaka bir fikrin olsun” öğüdü çok büyük pay sahibidir. Pratik bir insanımdır. Çok net bir insanımdır. Hiçbir şeyi dolandırmayı sevmem, netlik ve dürüstlük her zaman sonuca daha hızlı götürür. Son olarak da annemin kulağıma küpe sözü “Hayatta ve ayakta kal” ile kolay kolay modumun düşmesine izin vermem.
Günlük yaşamınızda rutinleriniz var mıdır, varsa paylaşır mısınız?
Çalışan bir anne iseniz rutin her şeydir. Eski normalde çocukları okula gönderip işe giderdim. Yeni normalde çocukların bilgisayarını açıp işe gidiyorum. Eski normalde her cuma anne-baba akşamı yapardık, yeni normalde cumaları ailecek tombala oynuyoruz. Pandemi ile birlikte hayatımızdaki rutinlerde değişti. Sporu mutlaka günlük rutine eklemeye çalışıyorum. Ayrıca mutlaka her akşam yarım saat de olsa aile oyun saati ve kitap saati yapmaya çalışıyoruz.
Satış dünyasında olmak sizin için bilinçli bir tercih miydi?
Hayır değildi. Ben Alabanda’ya ilk başladığımda Etkinlik Departmanı’ndaydım. Sonradan satışçı oldum ve çok sevdim. İletişim becerime çok inanırım ve bence satışın en önemli unsuru bu zaten. Karşındaki ile iletişim kurmak ve güvende hissettirmek. Sana güvenirse zaten senin vereceğin hizmete de ürününe de güvenir.
Ekibinize alacağınız kişilerde nelere dikkat edersiniz?
Öncelikle ekiple uyum sağlayacak vizyona ve karaktere sahip olmalı. İyi niyet çok önemli. Ne kadar donanımlı olursa olsun takımın geneline uymuyorsa hiçbir verim alamayız. Takım oyuncusu olmalı; ben değil biz olarak düşünmeli. Sadece kendini ön plana çıkarmaya çalışıyorsa ekip ruhuna uyum sağlamayacak ve zamanı geldiğinde de takımın lideri olamayacaktır. Güler yüzlü olması da tercih sebebi olabilir zira ailemizden çok ekip arkadaşlarımızla zaman geçiriyoruz. Moral ve motivasyonu yüksek kişilerle çalışmak ekibin enerjisini de yüksek tutuyor.
Ekibinizi motive etmek için hangi araçlardan yararlanırsınız?
Teşekkür ve takdir. Ben teşekkür etmeyi, eline sağlık demeyi ve başarıyı herkesin içinde göstere göstere takdir etmeyi çok severim. İnsanlar başarılarının sadece maddi olarak karşılığını istemiyorlar, bunu duymayı da çok seviyorlar. Ayrıca yüzünü asık gördüğüm çalışma arkadaşlarıma da mutlaka sebebini sorar varsa yapabileceğim bir şeyi her zaman sorarım. Kısacası iletişim kurarım, kıymetli hissettiririm.
Kuşak farklılıklarını nasıl yönetiyorsunuz?
Turizm sektörü dinamik bir sektör. Biz de şanslıyız ki herkesin ruhu genç. Bu nedenle nüfus yaşı bizi pek ilgilendirmiyor. Bu nedenle de herhangi bir kuşak farkımız yok.
Sizce satışta kadın-erkek dengesinin sağlanması neleri değiştirebilir? Bu konuda paylaşabileceğiniz araştırmalar var mı? Varsa biraz bahseder misiniz?
Kadınların sadece ev işi yapan bir varlık gibi algılandığı ataerkil bir toplumuz ne yazık ki. Hala kız çocukları okusun diye inanılmaz fonlar oluşturmaya çalışıyoruz. Keşke kız çocukları zaten okuyor olsa da bu fonlar bambaşka konulara harcansa. Ama o zamana kadar kadınların neler yapabildiğini gösterip, kız çocuklarına okumaları için örnek hikayeler yaratmaya devam etmek zorundayız. Bu da ancak kadınlara çalışma hayatında eşit haklar sağlanarak yapılabilir. Bunu da yine biz kadınlar tırnaklarımızla kazıya kazıya alacağız, almak zorundayız.
Alabanda %45 kadın çalışanı olan bir şirket. Bundan da gurur duyuyoruz. Kadın çok yönlü ve becerikli bir canlı ve bence bu elinin değdiği her alanda hissediliyor hem müşteri ilişkilerinde hem ekip yönetiminde. Daha mutlu, motive olmuş, enerjik, yaratıcı ve adanmış bir çalışma ortamı yaratılmasını sağlıyorlar. Bu da beraberinde daha yüksek karlılığı getiriyor.
Gençlere satış mesleğini tavsiye eder misiniz, neden?
Tabi ki ederim. Potansiyelleri varsa bence çok zevkli bir meslek. İletişimin gücünü keşfettikçe ve gençlikten gelen dinamizmi bununla harmanladıklarında kendileri de çok sevip bunun bir parçası olmaktan zevk duyacaklardır.
Öğrencilere kariyer yolculuklarında neler tavsiye edersiniz?
Bence öncelikle aktif olsunlar. Okulda, sosyal çevrelerinde kısacası her alanda. Kendini geliştirmenin sınırı yok, sınır sadece kafalarında. Genel kültür çok önemli, her konuda fikirleri olsun. Olsun ki her türlü insanla konuşacak konu bulabilsinler. Meslek seçimi ise Türkiye’de ne yazık ki çok doğru yönetilebilen bir konu değil. Şimdi gençlerimiz 1 yıl çalışıp Genel Müdür olma hayalinde. Hiçbir başarı kolay değil, yılların bilgi, emeği ve tecrübesiyle kazanılıyor. Sabretmeyi bilmeleri gerekiyor.
Pandemi öncesi ve sonrasını ele alırsak bu sürecin sonunda hayatınızda, bakış açınızda neler değişti?
Tabi ki hayatımda çok şey değişti. Öncelikle sosyal hayatımızın psikolojimizi ne kadar olumlu etkilediğini hep beraber gördük. 75 yıllık çok uzun bir araştırmada sosyal hayatı aktif olan, dostları ile mutlu zamanlar geçiren insanların daha az hasta olduğunu ve daha uzun yaşadığı kanıtlanmış. Biz de 1,5 yılda bunun ne kadar doğru olduğunu yaşayarak deneyimledik. Bakış açımda ise çok değişiklik olduğunu söyleyemem. Genel olarak uyumlu bir insanımdır. O yüzden ortama uyum sağlarım. Pandemiye de uyum sağladım. Pandemi bitince yeni normale de uyum sağlarım.
Sevdiğiniz bir kitaptan beğendiğiniz bir paragrafı bizimle paylaşabilir misiniz?
Eckhart Tolle’nin Şimdi’nin Gücü kitabının sadece bir paragrafını paylaşmak kitaba büyük haksızlık. Tam bir başucu kitabı.
Sık kullandığınız bir atasözü var mı? Yoksa size göre herhangi bir durumu en iyi anlatan atasözü hangisi?
“Her işte bir hayır vardır”. Her duruma uyum sağlar. Ne olan bir şeye çok sevinmeli ne de olmayan bir şeye çok üzülmeli. Her şerrin sonunda bir hayır vardır mutlaka.
SALES NETWORK Topluluğu için neler söyleyebilirsiniz? Bugünü nasıl görüyorsunuz, gelecek için neler öneriyorsunuz?
Henüz çok yeniyiz. 1 ay oldu katılalı. Ben her iki taraf içinde verimli olacağını düşünüyorum. Her sektörde çok kıymetli kurumlar ve insanlar ile bir araya gelmek gerçekten çok kıymetli. Gelecekte de etkileşimler arttıkça çok keyifli süreçler yaşanacağına inancım tam. Ayrıca kadınları ve gençleri desteklemeye yönelik programlar olduğu için bence bu ekosistem daha da kıymetli.